Bölüm 195: "Ben Yetersizim" 1

October 21, 2025

"Ben Yetersizim" 1

Zeynep Aksoy bu bölümde, “Ben yetersizim” hissinin kökenlerine iniyor. Toplumun, sosyal medyanın ve çocukluk deneyimlerimizin bu duyguyu nasıl beslediğini incelerken dinleyiciyi kendi iç dünyasına bakmaya davet ediyor.

Mindfulness ve şefkat temelli yaklaşımlarla yetersizlik hissiyle savaşmadan onu fark etmenin ve dönüştürmenin yollarını paylaşıyor.

Bölümün ikinci yarısında yetersizlikten özgürleşme meditasyonuyla dinleyicinin kendini olduğu gibi kabul etmesine rehberlik ediyor

00:08 – “Ben yetersizim” hissi nereden geliyor?

07:05 – Çocuklukta yetersizlik duygusunun kökleri

14:40 – Yetersizlikle çalışmak: Mindfulness ve şefkat

21:42 – Gerçek özgüvenin paradoksu

29:30 – Meditasyon Çalışması: Yetersizlikten Özgürleşme

Zeynep Aksoy, saygın bir yoga eğitmeni ve Reset platformunun kurucusudur. Web sitesi üzerinden canlı ve kayıttan izlenebilen dersler, üyelik programları ve profesyonel eğitimler sunmaktadır. Online Stüdyo üyeliği ile günlük çevrim içi derslere, geniş bir arşive ve topluluk desteğine erişim imkânı sağlar. Ayrıca Zeynep, katılımcıların hareket, anatomi ve farkındalık konularında bilgilerini derinleştirmelerine yardımcı olmak için yenilikçi Fasyal Yoga Uzmanlık Programı’nı yürütmektedir. Daha fazla bilgi almak ve sertifikalı eğitimlere katılmak için: www.zeynepaksoyreset.com

Bölüm Transkripti

Merhaba ismim Zeynep Aksoy. Reset’e hoş geldiniz. Ben yetersizim. Bu his nereden geliyor? Doktor Michael Yapko diyor ki Biz imaj peşinde koşan bir milletiz. Yani imaj maddeden daha önemli oluyor ve yeterince her yerden bu mesaj bombardıman olarak gelince her reklamdan ya da içinde bulunduğumuz sosyal medya bubble'ı içerisinde sürekli özellikle bize dokunan konularda hani yetersiz olduğumuz hatırlatılıyorsa işte yeterince iyi bir akıllı telefonum yok. Yeterince fit ve ince değilim. Yeterince neşeli olarak bu hayatımı yaşamıyorum. Belki yoga hocasıysan. yeterince iyi pozları yapamıyorum. Yetersizim. Bunlardan etkilenmemek elde değil. bakıyoruz ki bir sürü insan için dünyada bu yetersizlik hissi artık kişiliği haline gelmiş yani. O, o kadar derine yerleşiyor ki bu kendinden şüphe etme ve aynı zamanda kendini yargılama ve dış dünyanın sürekli onu yargıladığını düşündüğü için bu kişi yeterince büyüyemiyor ve kendini geliştiremiyor.
Marsha Linehan ve Pat Ogden diye Sue Johnson diye terapistlerin dediklerine bir bakacağız. Şimdi buradaki sorunlardan biri bu kişi için ben yetersizim hisseden kişi için bu hisler somut gerçek zannediliyor o kişi tarafından. Ve beden tekrar tekrar bu giz örtük anıları, yani implicit memory denilen örtük onun anıları hayatın her anında tekrar tekrar geri getiriyor.
Tabii ki hiçbir zaman sevdiğimiz biri tarafından onaylanma ihtiyacımız gitmiyor. Kırılgan yönlerimizle görülmek istiyoruz. Bir insan olarak ve kabul edilmek istiyoruz. Ve her yönümüzle yani bir üç yüz altmış derece bir insan olarak her yönümüzle sevdiğimiz bir kişi tarafından kabul edilmek istiyoruz. Ee burada çok küçük yaşta tabii ki bu kırılmalar başlıyor. Netflix 'te yeni bir dizi dizi değil bir belgesel izledim. Darrel Hammond bir ünlü bir Amerikalı komedyen kendisi çocukken o kadar annesi tarafından şiddete maruz kalmış ki insanın çocuğun kafası resmen beyni bozulmaya başlıyor. hani en güvendiğin ve sana sevgi vermesi gereken insanın sana dönüp şiddet uygulaması resmen beynin yapılarını değiştirmeye başlıyor. Ve bu kişide de görüyoruz ki içten içten bunu annesinin ona bunu yapabileceğine inanamadığı için küçücük üç yaşında bir çocuk olarak kendim bende bir yanlış var. Ben kendime bunları yaptım olarak hatırlamaya başlıyor. Yani resmen beyin öyle bir adapte oluyor ki bu duruma anıları niteliğini değiştirmeye başlıyor ve derinden bir inanç başlıyor ki ben kötüyüm, ben yetersizim. Ve çok geç yaşa kadar kendisi hatırlamıyor bile doğru düzgün olup bitenleri. Yemek ile ilişkimize çokça vuruyor. Bu inançlar ve bir yargı sistemi yemek yeme üzerinde gelişmeye başlıyor. Yani şöyle böyle bir kiloda olduğum için kötü bir insanım ya da iyi bir insanım. Ya da şöyle şöyle yedim bu hafta o yüzden kötüyüm ya da şöyle şöyle yediğim için iyiyim.
Yani bir şey yaptığın şeyle olman kendi varoluşun birebir. yapışmaya başlıyor birbirine. Yani bir şey yapıyorsan belki de gerçekten kendine zarar verecek bir şekilde davranmış olabilirsin. yediklerine. Belki işte sigara tüketiyorsun ya da alkol içtin. Fazla kaçtı. Hani zarar verecek şeyler yaptın. Tabii ki o olabiliyor. Fakat o yüzden ben zararlıyım. Ben kötüyüm. Kim olduğun bunlar farklı şeyler ve birçoğumuz için bunlar da çocukluktaki o yetersizlik hislerin derine çok derin kişiliğimize yerleşmesi yüzünden bunlar da artık birbirine yapışmış hale geliyorlar. ve yeme bozukluğunun her zaman bu açıdan duygusal bir tarafı da oluyor.
... (metin devam ediyor) ...

Bölüm 195: "Ben Yetersizim" 1

Join Our Free Trial