Giriş yap
Üye ol

Neo-Advaita Nedir?

Apr 30, 2022

Merhaba,

Bu ay Neo-Advaita yaklaşımı hakkında paylaşmak istedim. Nisan 2022'de, Her Şey Dahil Üyelik kapsamında sunduğum Neo-Advayta maratonunu kaçırdıysanız, izlemenizi tavsiye ederim. Bu 4 günlük maratonda, birçok öğrenci meditasyonunda farklı boyutlara ulaştı. Her Şey Dahil Üyeliğiniz kapsamında Neo-Advaita Maratonu’na ulaşmak için TIKLAYIN.

Neo-Advaita, David ile tam tanıştığım (2003) yıllarda, bizi heyecan içerisinde bir araya getiren ve spiritüel görüşlerimizi oluşturan bir yaklaşımdı. Nitekim, yoga eğitimlerimi, Advayta Yoga markası ile sunuyorum.

Defalarca ziyaret ettiğim Mumbai'de, Ramesh Balsekar, Cihangir Yoga'ya iki kez davet ettiğimiz Wayne Liquorman, Kalifornia'da kursuna katıldığım Adyashanti, Oxford'da seminerine katıldığım Rupert Spira ve Yunanistan'da kursuna katıldığım Eckhart Tolle ile Neo-Advaita anlayışını derinleştirmeye devam ettim.


Ramesh Balsekar ile Mumbai'de

 

Günümüzün Neo-Advaita konuşmacılarından biri olan Adyashanti’den kısa bir açıklama:

“Gerçek meditasyonun bir yönü veya hedefi yoktur. Saf sözsüz teslimiyet, saf sessiz duadır. Belirli bir zihin durumuna ulaşmayı amaçlayan tüm yöntemler sınırlı, süreksiz ve koşulludur. Zihin hallerine duyulan hayranlık yalnızca esarete ve bağımlılığa yol açar. Gerçek meditasyon, ilkel farkındalık olarak sürekliliktir.

Gerçek meditasyon, farkındalık manipüle edilmediğinde veya kontrol edilmediğinde bilinçte kendiliğinden ortaya çıkar. Meditasyona ilk başladığınızda, dikkatin genellikle bir nesneye odaklanarak tutsak tutulduğunu fark edersiniz: düşünceler, bedensel duyumlar, duygular, anılar, sesler vb. Bunun nedeni zihnin odaklanmaya ve nesneler üzerinde büzülmeye şartlanmış olmasıdır. Sonra zihin, farkında olduğunu (nesneyi) mekanik ve çarpık bir şekilde zorunlu olarak yorumlar ve kontrol etmeye çalışır. Geçmiş koşullanmalara göre sonuçlar çıkarmaya ve varsayımlarda bulunmaya başlar.

Gerçek meditasyonda tüm nesneler (düşünceler, duygular, duygular, anılar, vb.) doğal işleyişine bırakılır. Bu, herhangi bir farkındalık nesnesine odaklanmak, manipüle etmek, kontrol etmek veya bastırmak için hiçbir çaba gösterilmemesi gerektiği anlamına gelir. Gerçek meditasyonda vurgu farkındalık olmak üzerindedir; nesnelerin farkında olmaya değil, ilksel farkındalığın kendisi olarak dinlenmeye. İlkel farkındalık, tüm nesnelerin ortaya çıktığı ve azaldığı kaynaktır.

Siz farkındalığa, dinlemeye yavaşça gevşediğinizde, zihnin nesneler bağımlılığı ve hayranlığı kaybolacaktır. Varlığın sessizliği, dinlenmeye ve kalmaya davet olarak daha açık bir şekilde bilince gelecektir. Herhangi bir amaç veya beklentiden uzak, açık bir alıcılık tutumu, doğal durumunuz olarak ortaya çıkacak sessizliğin ve durgunluğun varlığını kolaylaştıracaktır.

Daha derin bir dinginlik içinde dinlenirken, farkındalık zihnin zorlayıcı kontrolünden, kasılmalarından ve özdeşleşmelerinden kurtulur. Farkındalık doğal olarak mutlak, bir 'hal' olmayan potansiyeline, tüm bilmenin ötesindeki sessiz uçuruma döner.”

 

Ayrıca Formsante dergisinde editörlük yaptığım 2005 yılında Ramesh hakkında yazdığım yazı da ilginizi çekebilir: